9 Aralık 2011 Cuma

Esaret

ne varsa söylenmemiş söyleyelim
ruhumuzun volkanları doğumuzda yol alırken
ve gecenin çaldığı o kulak yırtıcı seste
bağıralım birbirimize aymazca
yalnızlığımızdan uzaklaştıkça
bilelim esaretimizi
ve birbirimize ödedediğimiz bedelleri
senin siyah saçların uçsun fırtınalarımız rüzgarında
yorulsun ruhlarımız
bilmediğimiz sularda gezinirken
tamam omzumuzda hissedelim birbirimizi
hurafe yalanlar söyleyerek
ama bilelim bir yandan da uzaklaştığımız yalnızlığımızdan
ya bir asker olalım er meydanında
ya bir kral olalım saraylarda
kalabalıklar çoğalsa da
güzelliğimize, cesaretimize özenen cahiller
ve kadeh kaldıran yüzsüzler
biz bilelim gerçeğimizi
yadsıyamadığımız gerçeği
yani esaretimizi


© 2011 Tüm hakları  İpek Sahra Özgüler' e aittir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder